Selamlar herkese. Merak etmeyin blogu terkeylemedim. Yeni yazımın konusunu çılgınlar gibi merak edenler var, biliyorum! O halde karşınızda yeni yazı konum: No Poo!
Bilen bilir no poo yöntemini bilmeyenler ise bugün Radikal okumuşsa öğrenmiştir, en kötüsü gözüne çarpmıştır başlık: “Üç yıldır saçlarını yıkamıyor!” Başlığa tıklarken içinden no poo çıkacağını biliyordum ama eminim “Nasıl yani?! İğrenç!” nidalarıyla başlığa tıklayanlar vardır muhtemelen. İtiraf edin.
Radikal'deki haber tamamen no poo değil aslında, haber içeriğinde benim az sonra anlatacağım şeyler yazmıyor sadece kişinin saf suyla saç yıkadığından bahsediyor lakin haberi görünce kendi denediğim yöntem geldi aklıma. Detaylar geliyor.
Benim no poo ile tanışmam birkaç yıl öncesine dayanıyor. Bir türlü aradığım şampuanı bulamayıp internette deli divane gibi saç-bakım-kozmetik bloglarında-sitelerinde dolanırken gözüme saç görselinin bolca olduğu “No Poo!” başlıklık bir yazı takıldı. A-ha! Bu yazı beni çağırıyor deyip anında tıkladım. Az buçuk ingilizcemle yazıyı hatmettim anında. Sirke(elma) ve karbonat ile saç temizlemeden bahsediyordu yazı. Şampuan ve sabun asla yok, sadece bu ikili.
İlk anda anlam veremesem de yeniliğe açık bir birey olarak anında not ettim malzemeleri. Önce kendime bir tane fıs fıs yapabileceğim orta boy bir şişe aldım, içine göz kararı karbonat ekleyip üzerine de su koydum karbonatla orantılı şekilde ve ilk malzememi hazırladım. Bu sabun niyetine geçerli olacak bir kozmetik ürün oldu böylece. Elma sirkesini ise durulama suyuna ekledim. Önce saçlarımı sadece suyla ıslattım bir güzel ardından karbonatlı suyu fıs fıs yedirdim saçımın her yerine ve parmak uçlarımla birkaç dakika boyunca saç derime masaj yaptım. Bu masaj hem karbonatın saç derime nüfuz etmesini hem de sürekli toplu halde olan saçımdan ötürü ağrıyan kafa derimi rahatlattı. Elma sirkesiyle yeterince samimi olduktan sonra iş geldi durulamaya. Bir kovaya doldurduğum ılık suya yine göz kararı elma sirkesi eklemiştim. Su ve sirke iyice harmanlandıktan sonra güzelce başımdan aşağı döktüm o suyu. Şifa niyetine bol bol kullandım sirkeli suyu saçımda. Karbonatlı suyun sertleştirdiği saç, sirkeli suyla durulandığında anında yumuşacık oldu. Kokudan endişe edenler olmasın hiç, çünkü sirkeyi abartmadığınız sürece koku kalmıyor saçınızda.
Normalde şampuan kullanırız ve neredeyse iki gün sonra saç yağlanır kendini bırakır söner gider.. No poo yönteminden sonra bu durum azalıyor. İki-üç gün içerisinde yağlanan saçların bir haftaya rağmen sağlıkla parlamasını sağlıyor. No poo yöntemini keşfettikten sonra elma sirkesinin de çok fazla faydası olduğunu fark etmiş oldum.
Şimdilerde bu yöntemi uyguladığımı söyleyemem, yoğunluk ve tembellikten bırakmıştım. Ama bugün Radikal’deki haberi okuyunca hemen yeniden başlamaya karar kıldım. Mevsim geçişlerinde saçları dökülen birisi olarak çok acil kimyasallardan arınıp doğal yöntemlere geçmem gerekiyor. Elma sirkesi saçlarıma çok iyi gelmişti, karbonatın saç dökülmemi kestiğini söylemiş miydim? Kimyasalların saçlarınıza zarar verdiği endişesi yaşıyorsanız eğer en azından bir-iki hafta bu yöntemi deneyip sonuçları kendiniz gözlemleyebilirsiniz. Üstelik sıfır maliyet neredeyse. Hem işe yararsa-hoşunuza giderse şampuan masrafından da kurtulmuş olursunuz :P (Tutumlu blogger mode on!)
Ben son haftalarda saçımı bebek şampuanıyla yıkıyorum yumşacık oluyor ama karbonat-sirke yöntemi ilginç bir şekilde saçıma iyi gelmişti, yeniden dönmek güzel olacak. Tabii her seferinde karbonatı falan hazırlamak tembel bünyeme zahmetli olacağından bir süre sonra yine şampuana dönüş yapacağımı biliyor olmak pek hoş değil.
Sanırım blogumdaki ilk kozmetiğimsi yazı oldu bu. Ben bile şaştım kendime. Sıkıntıdan ama hep bunlar. Oysa bloga kitap yazısı yazmayı planlıyordum. Gazete okurken buralara geldi olay. Bu da böyle bir yazı olsunmuş.
Sağlıcakla!
salam :)) tenbellik olmasa men de isteyerem ;) cox maraqli olub. Mutleq ne vaxtsa sinayacam ;)
YanıtlaSilDenemelisin mutlaka Nana ;)) Ben de saçlarımı kısalttıktan sonra yeniden başlayacağım bu yönteme.
YanıtlaSil