Düşündükçe heyecanlanıyordum. Biz sahiden Kore’ye gitmiştik. (bkz: Türk Vip'ler Kore'de) Üstelik Bigbang konserini izleyip onlarla tanışmıştık. Ne tanışması yahu kanka olmuştuk resmen. Küçük partimiz aklıma geldikçe hala gülüyorum. Özge’nin T.O.P’ye yaptığı “Senden çocuğum olsun…” serenadı en komik anılarımdan biri. Aylar geçmesine rağmen daha dün yaşadığımız şeylermişçesine tazeydi her şey…
Döndükten sonra Kore maceramızın bir mucize olduğuna inanıyordum hep fakat asıl mucize bugün oldu. Çok şaşıracağınız, çıldıracağınız bir şey oldu dostlar. Mucizenin gerçekleşme aşamasına kadar neler olduğunu anlatmak istiyorum izninizle. Yaklaşık iki aydır beklenen yeni Bigbang albümünün parça parça gelen imaj teaserleri hepimizin heyecanlanmasına neden oluyordu. Bigbang’den yeni şarkılar dinlemeyi özlemiştik. Keşke ülkemizde de konser verseler diye iç geçirirken YG’nin, olası konser listesini yayınlaması keşke’lerimizin yerini “inşallaha” bırakmasına sebep oldu. Konser listesinde Türkiye’nin de adı geçiyordu, bu bile büyük gelişmeydi.
Daha geçen ay ülkemize JaeJoong gelmişti ve şimdi de Bigbang mi gelecekti? İhtimaldi ama güzeldi. Gelmelerini çok istiyorduk… Kore’den döndükten sonra hepimiz boşluğa düşmüş gibiydik. Yaşadığımız o enerjisi yüksek günlerden sonra normal hayata adapte olmak bizi zorlamıştı. Grubumuz Twinkle Girls’e yeni isimler katılmıştı. Bir araya geldiğimizde menajerimiz Lee bizi idare edemiyordu. Ekibimize yeni katılan üyeler Kore maceramıza katılamadığı için biraz çekişme oluyordu aramızda. Ama asıl sorun Bigbang’le tanışma hikâyemizi konuşmaya başladığımızda çıkıyordu. Çünkü, zaten üç tane olan G-dragon hayranlarına Dijjle’nin de katılması ortamı kızıştırıyordu her seferinde. Konu GD olduğunda hiç anlaşamayan Gd üçlüsü, Mine, Seda ve Selin birlik olup Dijjle’ye hava atıyorlardı :D Biz bu durumla çok eğleniyorduk ama Dijjle gıcık oluyordu, o maalesef GD ile tanışma şansına sahip olamamıştı. Aynı durum T.O.P için de geçerliydi: Yuki ve Özge’ye bir rakip daha gelmişti; Puff! O da Dijjle ile aynı kaderi paylaşıyordu. Grubumuza katılan diğer iki isim Seidou ve OhYoonJo ise tam bir Seungri fanıydı. Yine en şanslı olan ben ve pastırma adamımız Lee idi. Biz Tae konusunda çok iyi anlaşıyorduk asla kavga etmiyorduk. Bir ara Lee’nin beni dışarıda bırakacağından şüphe etsem de çok kısa sürdü bu. Aramıza katılan isimlere tüm çekişmelere rağmen hemen ısınmıştık ve artık kocaman bir aile olmuştuk. 10 kişilik grubumuzla SUJU olma yolunda ilerliyorduk. Menajerimiz bu durumdan hiç hoşnut değildi.
Günler günleri kovalarken hayatımız normal akışına dönmeye başlamıştı… Çok uzun sürmedi bu akış, twitter hesabıma, Taeyang’dan gelen bir direkt mesaj yeni bir maceraya atılacağımızın habercisi gibiydi.
Taeyang ile her ne kadar twitter üzerinden sohbet etsek de daha önce hiç direkt mesaj yollamamıştı bana. Bu nedenle şaşkın ve sırıtık bir şekilde ekrana bakakaldım bir süre. Merakıma yenik düşüp mesajı açtığımda tam bir “şok” yaşadım! Tae, hayatımın en güzel haberlerinden birini müjdeliyordu bana. Yeni albümün ilk klibi (Love Dust) Türkiye’de çekilecekti. İlk gezimizde menajer Lee’nin, YG Başkanına kartvizit bırakması bizim için bir şey ifade etmiyordu, arayacaklarını ummuyorduk çünkü. Umduğumuzun aksine koskoca Yang Hyun Suk (YG Başkanı) klip detayları için Lee’yi aramış fakat ulaşamamış… Taeyang olmasa belki de bu güzelim şans yanacaktı. Ah Lee… Taeyang’ın dediğine göre Yang Hyun Suk daha önceki tanışıklığımızdan ötürü kendilerini bizim karşılamamızı istiyormuş. Türkiye’de olduklarını sadece biz ve Kültür Bakanlığı biliyor olacakmış.
Allah’ım! Ne şanslı, ne şahane insanlardık biz! Her seferinde dört ayak üzerine düşen kedilerdik biz! Bu kadar seviniyordum ama bir yandan da Tae bizi kekliyor olmasın sakın diye düşünüyordum. Sonuçta o kadar ülke varken neden Türkiye?
Bakanlık kardeş ülke olmamızdan ötürü klip çekimi için Kore’li gruba onay vermiş. Ama asıl sevindirici olay detaylarda gizliydi: YG Başkanı, Avrupaya açılmak istediklerinden köprü vaziyetindeki Türkiye'yi seçmişler klip için, böylece hem Avrupayı hem de Asya'yı yansıtabilecek egoztik bir hava çıkacakmış ortaya.
Korkumu iki saat sonra aklıma gelen fikirle yerle bir ettim. Kültür ve Turizm Bakanlığında çalışan kuzenimi arayıp konuyla ilgili çaktırmadan laf almaya çalıştım ama sağ olsun daha “Nasılsın” dememe fırsat kalmadan dert yanmaya başladı: “Sorma Destiny, başım belada! 2 gün sonra bir grup Kore’li şarkıcı klip çekmek ve ülkeyi gezmek için buraya gelecekmiş. Türkiye’de bulundukları süre boyunca onlara eşlik edecek, şehir şehir gezdirecek bir rehber bulmalıyım acilen ama bulamıyorum. Kimse şehir şehir gezmeyi kabul etmiyor, Bakanlık cimrilik ediyor rehberlik ücreti konusunda. Bu meseleyi halledemezsem kovulduğumun resmidir! Zaten geçen seferlik ayarladığım Bakanlık gezisini arılar bastığı için üstlerimden bir sürü fırça yedim. Eğer bu işi de elime yüzüme bulaştırırsam kesin kovarlar beni. Sanki dünyada klip çekecek yer kalmadı, onca yolu insan klip çekmek için gelir mi Allah aşkına?! Güzel güzel kendi ülkenizde çekin işte klibi, di’mi ama?!”
İlk defa kuzenimin gevezeliğinden bu kadar memnundum. Daha ağzımı açmadan öğrenmek istediklerimden fazlasını öğrenmiştim. Krizi fırsata çevirdim ve Twinkle Girls grubu olarak seve seve gönüllü rehber olacağımızı ve şehir şehir gezmekten zevk duyacağımızı söyledim. Zor durumda olan kuzenim teklifime balıklama atladı tabi. Bigbang ile olan münasebetimiz nedeniyle teklimizi kabul etmeleri pek zor olmadı. Tahmin etmeyeceğim şey ise gezi boyunca bütün masrafları Bakanlığın karşılayacak olmasıydı. İşte bu güzel haberdi doğrusu. İşin cılkını çıkarmayacağımızı umuyordum.
Her şeyin harika gidiyor olması biraz duraklamama sebep oldu. Kesin bir yerlerde bir patlak çıkacaktı ama hayırlısı diye düşünmekten alamadım kendimi. Gezi planları en ince detaya kadar hesaplanmalıydı, pürüz çıkmasına imkân vermemek lazımdı.
Hemen diğerlerine haber vermek için telefona sarıldım. Önce kimi arasam derken Lee’yi aramaya ve onu işletmeye karar verdim fakat Lee’nin telefonu hala kapalıydı. Ne olmuştu yahu bu çocuğa… En iyisi Seda’yı aramak, haberi duyunca çıldıracaktı!
O anda bir şey oldu, şeytan dürttü. Görüş açım birden buğulandı ve kafamın üstünde bir baloncuk meydana geldi: “Bigbang Türkiye’ye gelmiş ve klip çekimlerine başlamışız. Klibin başrolünde ben varım! Bigbang üyeleri bana kavuşmak için adeta birer “Bad Boy” olup elden ele geçen minik kavanozdaki “aşk tozunu” üstüme serpmek için birbirleriyle mücadele ediyordu. Bense mutluluk sarhoşu olmuş, kahkahalar atıyorum…”
Güzel hayaldi fakat klip mekanının tantunici olması bana birazcık garip geldi. Daha fazlasını hayal edemedim maalesef çünkü aklıma OhYoonJo geldi: Siyahlar giymiş olan YoonJo şuh kahkahalar eşliğinde kazanın başında durmuş, beni kaynatıyordu!”
Haber vermediğim takdirde kesinlikle bunu yapardı, üstelik diğer üyeler yardım etmekten çekinmezdi. Bigbang ile tek başıma bir ülke gezisi ne kadar cazip olursa olsun, böyle bir şeyi arkadaşlarıma yapamazdım. Biz bir ekiptik ve ekip ruhuna ihanet etmek bize yakışmazdı. Hepsine twitter’dan “Çok acil toplantı!” mesajı atıp arkama yaslandım…
Diğerleri duyduğunda şok geçirecekti! :D Akşama kadar mutluluk ve heyecandan saçmalayıp durdum, bir türlü bir şeye konsantre olamadım nihayet herkes toplandığında bombayı patlattım: “Millet, Bigbang geliyor!”
Ekibimiz ikiye ayrıldı: Kimi geyik yapmaya başladı, kimi ise acaba deyip işin aslını öğrenmek için çabaladı. Sonuç olarak hepsini sustrurup her şeyi en baştan anlattım. Lee hemen telefonuna baktı ve şarjının bittiğini gördü. Herkes sakinleşip olayı anladığında tepkiler görülmeye değerdi. Nihayet bir avuç vip olan biz mutluluğumuzu doyasıya yaşıyorduk.
Hemen plan yaptık, Bigbang ertesi gün yola çıkıyordu. Önce İstanbul, ordan Adana ve nihayetinde Mersin’e geçiş yapacaklardı. Çok yorulacaklardı. Onlar adına üzgündüm ama kendim için çok mutluydum, ilk önce benim şehrimi gezeceklerdi ve belki de klibi burada çekeceklerdi.
Diğerleri özellikle İstanbul’da yaşayan Yuki, Puff ve Lee bu duruma itiraz etmişti ama gezi planının bu şekilde ayarlandığını ve başlangıç noktasının Mersin olmasına çoktan karar verildiğini söyledim. Aslında ilk önce Mersin’e gelmelerini ayarlamak çok ama çok zor olmuştu benim için. Bakanlıktaki kuzenime ayrı, Taeyang’a ayrı yalanlar uydurmuş ve ilk önce Mersin’e gelmeleri gerektiğine ikna etmiştim onları. Bakanlıkta çalışan üst yetkililer bu durumun çok mantıksız olduğunu ve ilk durağın İstanbul olması gerektiği konusunda ısrarcı olmuşlardı hatta neredeyse böyle oluyordu fakat son anda şans yaver gitti ve YG Başkanı o kadar yol geldikten sonra soğuk havanın grubu çarpacağını, geziye sıcak bir şehirden başlamak istediklerini özel olarak rica etmişti. Sonuç olarak Akdeniz’in incisi Mersin’e geleceklerdi! Hahah :D Resmen ortalığı karıştırmış, her şeyi lehime çevirmiştim. Kendimi seviyorum! :P Mine bunu duysa, beni öldürürdü heralde! :D Ne de olsa o da Ege’nin incisi İzmir’de yaşıyordu.
Yarın sabah 08.00’da Seul’den havalanacaktı Bigbang, hiç dinlenmeden sürekli uçak değiştireceklerdi, ta ki Adana’ya gelene kadar. Adana’da onları tüm ekip karşılayacaktık. Hesabımıza göre Seul-İstanbul arası yolculuk yaklaşık 10-11 saat sürecekti. İki ülke arasında 6-7 saat fark olduğundan biz gece uyurken onlar çoktan yolculuk etmeye başlamış olacaklardı. Yaptığım kaba hesaba göre akşam akşam 9 gibi Mersin’de oluyorduk.
Uyumak üzere odama çekildiğimde heyecandan uyuyamam ki ben tripleri atarken şimdi elimi yüzümü yıkıyordum! :D Bu akşam Bigbang ve diğer çingular Adana’da olacaktı. Akşama kadar ne yapsam da oyalansam derken bu durumu aileme anlatmadığımı, izin bile almadığımı fark ettim.
Aileme daha doğrusu konuyu anneme açtığımda şiddetle karşı çıktı! Resmen şok oldum daha 3-4 ay önce bu kadın Kore’ye gitmeme izin vermemiş miydi yahu?!! Annemin ikna ettiğim takdirde babamı da otomatikman ikna etmiş olacaktım ama annemin yaptığı iş miydi şimdi?! Neymiş efendim elin çekikleriyle şehir şehir gezemezmişim falan filan… İşin içinde Allahtan Bakanlık vardı, annem duyunca hemen yumuşadı, izin verdi. Az daha hayatımın fırsatını kaçırıyordum yahu, üstelik Mersin’e gelmelerini sağlamak için onca yalan uydurduktan sonra :P
Karşılama saati gelene kadar ilk gezimizden kalan fotoğrafları ve hediyeleri inceledim uzun uzun. Sonra karşıdaki duvara baktım: Kocaman bir Bigbang fotoğrafı vardı, fotoğrafı özel kılan Bigbang ve Twinkle Girls gruplarının müthiş uyumuydu. Bu fotoğraftan hepimizde vardı. Aramıza yeni katılan arkadaşlarımız, Puff, OhYoonJo, Seidou ve Dijjle’nin fotoğrafta olmaması üzücüydü ama Bigbang Türkiye’ye ayak bastıktan sonra bu sorun ortadan kalkacaktı :P Bol bol fotoğraf çekip, yeni anılar edinecektik:)
Karşılama saatine kadar kendimi oyalarken geç kalıyordum az daha. Tam şu anda Adana havalimanında çingularımı arıyordum. 10 dakika önce Yuki “Geldik, seni bekliyoruz!” mesajı atmıştı.
Her zamanki gibi geç kalmıştım. Nereye kayboldu bunlar yahu, birazdan Bigbang gelecekti belki de gelmişlerdi, saat 9 olmuştu çoktan.
Telefonumu çıkarmak için elimi cebime attığımda Cinnet’in kahkasını duymamla yan tarafa dönüp bizimkileri görmem bir oldu. Bigbang gelmiş, bizimkiler onları karşılamış ve şimdi de oturup bol kahkahalı muhabbete dalmışlardı. Kıskandığımı hissettiğim an ile Tae’nin beni fark etmesi ve “Omo, Chingu!” demesi bir oldu. Kıskançlığım buhar olmup uçmuştu:) Hepsiyle kucaklaşıp, hoşgeldinleştik…
Zavallı bigbang üyelerinin yorgunlukları gözlerinden okunuyordu. Son trene yetişip otele doğru gitmeye başladık. Tren yolculuğunu herkes çok sevmişti.
Bigbang’in kalacağı otel Mersin’in en ünlü oteliydi. İbrahim Tatlıses bile bu otelde kalmıştı! :D Tabi Mersin’in en ünlü otelinin bizim evin tam karşısında olması tamamen tesadüftü! :P
Bigbang otelde, çingularım ise bizim evde kalır diye hesap yapmıştım ben. Bu nedenle bizimkileri apartmanın bahçesindeki çardağa bırakıp, “Üyeleri yerleştirip hemen geliyorum” dedim fakat Seda ve Selin şiddetle karşı çıktılar. Bu iki cin Bigbang ile kendilerine aynı otelde yer ayırtmış! Akşamki toplantıda otel ismini söylemiş olmam tamamen benim saflığımdı doğrusu. Ben eve giderken diğerleri otel bahçesine girmişlerdi bile.
Yapacak bir şey olmadığından uyumaya karar verdim ama ne mümkün! Dönüp duruyordum yatakta. Vip gençliği ve Bigbang yemek yiyordur şimdi, yoksa sahile falan mı inmişlerdi acaba? Ben de mi gitsem ne yapsam… Nasıl olsa hemen yolun karşısı… Uykuya dalmadan hemen önce bunları düşünüyordum işte…
Sabah erkenden uyanıp soluğu otelde aldım. En azından kahvaltıda olmalıydım. Önce lobiye gidip konuklarımın uyku durumunu sorayım dedim. Bir şaşkınlık da orada geçirdim. Koşarcasına otelin barına gittim. Mine, Seda, Selin ve Dijjle GD ile birlikte, Yuki, Özge ve Puff T.O.P ile, YoonJo ve Seidou Seungri ile, Lee ise Tae ve Daesung ile bir köşede sızmıştı.
Detayları otel çalışanlarından öğrenmeye çalıştım ama onlar da tam olarak bir şey anlamamışlar. Koreli knukların saat farkı yüzünden uyuyamadığını ve bir şeyler içmek için bara inmiş olabileceklerini söylediler. Buraya kadar anlaşılabilir bir şey fakat bizimkiler ne ara böyle biraraya geldi onu anlamıyorum. Zavallıcıklar zaten yol yorgunuydu…
Saat 10.00 sularında kahvaltı masasında toplanmıştık. Masaya oturduğum andan itibaren hepsinin yüzünü dikkatle inceliyordum ama yine de bir şey yakalayamıyordum. Akşam neler olduğuyla ilgili tek bir açıklama alamadım; hatırlamıyorlarmış! Kahvaltı her şeye rağmen eğlenceli geçmişti. Peynir, zeytin, reçel gibi normal kahvaltılıklara alışık olmayan Kore’lilerin tepkilerini izlemek güzeldi:)
Az sonra yanımıza gelen klip yapımcılarıyla birlikte şehir turu yapmak üzere yola çıktık. Bakanlığın bize tahsis ettiği minübüse doluştuk, bu defa Bigbang değil türk şarkıları dinliyorduk. Fondaki yeşilçamın neşeli şarkılarıyla beraber ilk gezeceğimiz mekana gelmiştik: Cennet ve Cehennem Mağaraları.
Bigbang üyeleri gideceğimiz mekanın adını duyunca yol boyu nasıl bir yer olduğunu sorup durmuştu. Kültür minübüsümüz durduğu zaman sırt çantalarımızı alıp fırladık Cennet ve Cehennem’in kucağına.. Yapım ekibi arkamızda sürekli çekim yapıyordu. Bu görüntüler daha sonra dünyadaki tüm VIP’ler için internete yüklenecekti. Böylece Bigbang ile yaptığımız küçük çaplı Türkiye gezisi ölümsüzleşecek aynı zamanda ülkemiz adına güzel bir turizm kampanyası haline gelecekti. Her açıdan Türkler olarak şanslıydık:) Tek üzüldüğüm nokta bizi kıskanacak olan VIP’lerdi:)
Mağara girişinde hep beraber durup mekanla ilgili bilgiler verdik ve el salladık. Ardından keşfe başladık. Herkes önceden yaptığım uyarı nedeniyle spor ayakkabısı giymişti, bunu gün boyu gezmemize bağlamışlardı ama az sonra görecekleri daha doğrusu yaşayacakları şeyden sonra amacın farklı olduğunu göreceklerdi. Çünkü önümüzde çıkacak 452 basamak vardı! :D
Basamak sayısını duyduklarında önce tepki vermedi gezi ekibim ama sonra “genciz biz, çıkarız yahu!” demeye başladılar. İlk basamakları hoplaya zıplaya, güle oynaya çıktık ama daha ortalara bile gelmeden sızlanmalar başlamıştı :D Merdivenleri yarıladığımız zaman su molası verdik, yorucu olmasına rağmen etkileyici bir mekandı mağaralar… 300. Basamağa ulaştığımızda karşımıza bir Kilise çıkıyordu. Girişteki kitabede kilisenin, V. yy’da Paulus adında dindar bir kişi tarafından Meyrem Ana için yapıldığı yazıyordu. Daesung girişteki bu tabelanın fotoğrafını çekti.
En tepeye ulaştığımızda çantalarımızı fırlatıp bir süre uzandık yerlere, 452 basamak yormuştu. Çantamıza zulaladığımız çubuk kraker, kek çörek gibi abur cuburları yemeye başladık. Daha sonra ben çantamdan bir saklama kabı çıkardım. Koskaca Bigbang geliyordu ülkemize bir yaprak sarması yemeden mi gideceklerdi? :P Yaprak sarması elden ele dolaştı, grup için yapılmış olsa da en çok Tae’nin tepkisini merak ediyordum:) Diğer grup üyeleri gibi o da parmaklarını yaladı :P Herkes çok beğenmişti ve özellikle Bigbang çok lezzetli bir yiyecek olduğunu söyledi. Yaprağın içinde ne olduğunu soran GD’ye cevap verecekken Dijjle benden önce atılıp anlatmaya başladı: Bana sormuştu halbu ki!
Hayran hayran etrafı inceliyorduk, manzara ve atmosfer büyüleyiciydi. Yapım ekibi atmosferin “Aşk Tozu (Love Dust)” klibi için uygun olduğunu fakat klibin burada çekilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Sadece merdivenler bile engeldi.
Biz etrafı incelerken eip sürekli bizi çekiyordu. Özge telefonunun müzik çalarını açtı ve bir anda mağarada Haru haru’nun melodisi yankılanarak yükseldi. Kamera, müzik, Bigbang ve bir avuç Vip aynı ortamda olunca ister istemez klip benzeri bir şey çıktı ortaya. Hep beraber Haru haru’ya eşlik ediyorduk. Şarkı bittiğinde GD ve T.O.P hemen yeni bir şarkıya geçti: Gara gara GO!!! Resmen klip çekmiştik:) Bu anları asla unutmayacağımızı biliyordum. Her an her saniye zihnimizin kuytu köeşelerinde güzel bir anı olarak yer ediniyordu.
Cennet merdivenleri çıkarken ne kadar yorulduysak inerken o kadar eğlendik. Bigbang ve Vip’ler iki rakip takım oldu bir anda ve önce kim ineceksavaşı başladı. Biz kızlar dökülmüştük birer birer… Umudumuz Lee, Bigbang’i yenmeyi başarmıştı! :D
Sırada Cehennem mağarası vardı. Yine merdiven tırmanacağımızı sanan gezi ekibim ayaklarını sağa sola açarak küçük bir jimnastik yapıyordu. Oysa cehennem’e sadece tepeden bakacaktık, merdiven falan yoktu :P
Cehennem çukurunun yanına geldiğimizde biraz ürkerek koca çukura baktık. Cehennem gerçekten adını yansıtıyordu. Eksik olan tek şey ateşler, alevlerdi… Doğal bir çöküntü sonucu oluşan çukura cehennem adı verilmiş. Hatta mitolojik bir efsaneye dönüşmüş. Mitolojiye göre Zeus, yüz başlı alev püskürten devasa ejderha Typhon’u yenilgiye uğrattıktan sonra onu Etna yanardağının altına kapatmadan önce cehennem çukuruna hapsetmiş.
Bigbang çukuru büyüleyici bulurken ben sadece korkunç bir yer olarak görüyordum. Hemen herkesin yorumu ihtişamlı ve korkunç buna rağmen etkileyici oldu. YoonJo ise olaya farklı bir bakış açısı getirdi: Shin Min Ah’yı kaynatacağı koca kazan olarak görüyordu çukuru! :D
Mağaralarda gezecek yer kalmadığında başka bir mekana gezmek üzere minübüse doluştuk yine. Bir saatlik bir yolculuktan sonra kısa şahane bir deniz manrası karşıladı bizi. Kıyıdaki teknelerden birine binip denizin ortasındaki tarihi yapıya doğru ilerledik. Mersinin turistik mekanlarından biriydi Kız Kalesi. Denizin ortasındaki yapının güzelliğinden etkilenen Bigbang üyeleri buranın efsanesi nedir diye sorunca en klişe olan efsaneyi anlatmaya başladım: Efsaneye göre bölgede yaşayan Krallardan biri kız çocuğu olsun diye sürekli dua edip duruyormuş. Nihayet dileği gerçekleşmiş ve güzeller güzeli bir kızı olmuş. Büyüdükçe güzelleşen kızının geleceğini öğrenmek isteyen Kral, kentin ünlü falcısını saraya çağırtır. Falcı, Prensesin falına bakar ve Krala ‘Kızınızı bir yılan sokacak’ der. Kızını koruma endişesi Kralı sarıp sarmalar, sonunda denizin ortasına, bu yapıyı inşa ettirir ve kızını oraya kapatır. Günlerden bir gün saraydan gönderilen sepetin içinden çıkan yılan prensesi sokar ve oracıkta öldürür.
Hepimizin aşina olduğu bu hikaye bizi pek etkilemiyordu artık ama Kore’li misafirlerimizi hüzünlendirmeye yetmişti. Kalenin her yerinden tarih dökülüyordu. Küçücük tarihi adımlıyorduk resmen. Seungri ve Daesung her anı fotoğraflamaya devam ediyordu. Yapım ekibi ise kalenin içindeki her dokuyu kameralara kaydettikten sonra manzaraya odaklanmıştı. Deniz masmavi, uçsuz bucaksız görünümüyle şüphesiz çok etkileyiciydi. Restorasyon çalışmalarından dolayı çok fazla kalamadık ama yakınlarda gezecek çok daha güzel bir yer vardı: Yapraklı Koy
Kız kalesine kadar gelip de buraya gelmeden olmazdı. Minübüsten indiğimizde, bizi şahane bir manzara bekliyordu yine. Taeyang ve T.O.P “Wow!” sesleri çıkarırken G-Dragon tüm neşesiyle “Wuhaaaa!! Asıl cennet burası!” demişti. Gerçekten öyleydi:) Plajı olmayan, kayalıklarla çevrelenmiş eşsiz güzellikte bir koydu burası. Yüzeydeki sıcağımsı suyla derinlerden gelen buz gibi suyun birleşmesiyle güzel bir yüzme keyfi yaşatıyordu insanlara. Yaz sıcaklarında Mersin halkının vazgeçilmez mekanıydı Yapraklı koy. Sabahın erken saatlerinde gelinip gece geç saatlere kadar günübirlik tatil için en uygun yerdi. Tek kötü yanı buraya yaz mevsiminde gelmemiş olmamızdı :( Koyun etrafındaki kafelerden birine geçip güneşli havaya güvenerek dondurma yedik. Yapım ekibi, Bigbang üyelerini dondurma konusunda uyarsa da bizimkiler pek oralı olmadı, iştahla yediler dondurmayı:)
Tesisleri gezerken yapım ekibi, mekanın klip için çok uygun olduğunu en azından bir bölümünün burada çekilebileceğini söyledi. Henüz net olmasa da ajandaya Yapraklı Koy küçük bir not olarak yazılmıştı. İnşallah burada çekerler diye dua edip durdum. Eğer burada çekilirse diğer şehirleri gezmeye hiç lüzum yoktu :P Arkadaşlarım iç sesimi duysa beni şu buz gibi suya atarlardı heralde :D
Gezmekten yorulmuştuk ve en önemlisi acıkmıştık. Daesung şehir çarşısını görmek istemişti ama öyle mutlaka görülmesi gereken düzgün bir çarşı yoktu maalesef. Yine de düştük yollara. Seungri ilgiyle sokakları izliyor, gözlem yapıyordu. Sonra da taklitlerini yapıp bizi güldürüyordu :D Seidou bu taklitleri cep telefonuna kaydediyordu keyifle:)
Şehir merkezine geldiğimizde minübüsten inip yürümeye başladık. G-dragon moda tutkusunu hemen belli ediyordu. Mağazada vitrininde gördüğü güzel kıyafetleri incelemek için içeriye giriyordu her seferinde. Her gittiğimiz mağazada dikkat çekiyor ve satış elemanlarının bütün ilgilisini, satış tekniklerini üstümüzde denemesine mecburen katlanıyorduk. Aksesuar reyonunu gezen T.O.P satış elemanının gevezeliği yüzünden Yuki, Özge ve Puff’a fular almak zorunda kalmıştı. Kızlar bu durumdan memnundu tabi, direkt elden alınmış özel bir hediyeydi bu sonuçta. Bense Taeyang’a bere almaya karar verdim fakat Daesung’ın bereleri süreklip denediğini görünce ona bir bere hediye ettim:) Ben bile şaşırdım bu duruma ama Daesung çok sevindi. Hemen beresini takıp birlikte fotoğraf çektirdik.
Tekrar sokaklara çıktığımızda akşamüstü olmuştu artık ve hepimiz feci acıkmıştık. Lee yemek yiyelim hadi deyince kendimden emin adımlarla Salih Usta’nın yerine götürdüm onları. İçerisi kalabalıktı, bir sürü aç insan iştahla tantuni yiyordu. Garsonlar iki masayı birleştirerek bizim için yer açtı. Hepimiz çift lavaş tantunilerimizi sipariş etmiş bekliyorduk. Az sonra siparişler ve ayranlarımız geldiğinde masadaki görüntü enfesti! Bu güzelim yemek anımızı size anlatırken tok olmama rağmen acıktığımı hissediyor ve tantuni yemek istiyorum çok fena! :D Tekrar dönersek anılara… Taeyang hemen o anın fotoğrafını çekip twittera yükledi. 10 saniye içinde o fotoğrafın yüzlerce kişi tarafından RT yapılacağını biliyorduk! Taeyang’ı takip eden Türk Vip’ler Bigbang’in Türkiye’de olduğunu anlamazlar inşallah diye içimden geçirdim ama bu biraz zordu doğrusu…
Köpüğü bardaktan taşan ayran bigbang üyelerini eğlendirmişti. İlk defa ayran içiyorlardı, ilk yudumu aldıktan sonra biz Türk Vip’ler kahkaha atmadan edemedik :D Bigbang üyelerinin hepsi beyaz bir bıyığa sahipti artık! :D hahah :D Tabi ki bu kareleri fotoğraf makinesiyle ölümsüzleştirdik! :P
Tantuni’yi sevmezler diye endişelenmem çok yersizmiş çünkü hepsi bayıldı! Hepimiz ikinci dürümlerimizi yiyorduk. Baston yardımıyla yanımıza yaklaşan dedeyle birlikte tüm müşteriler tarafından incelendiğimizi fark ettim. İnsan çaktırmadan incelerdi ya neyse!
T.O.P’nin hala mavi mi yoksa yeşil mi olduğuna karar veremediğim fosforlu saçları, Dae’nin ise güneş gibi parlayan kafası bizi incelenmeye değer kılıyordu. Tae’nin çim adamsı saçlarına değinmiyorum bile! :D Ahah :D Yanımıza gelen dede eğilerek Daesung’a baktı, gülümsedi. Daesung da gülümseyince dede kahkahayı bastı: “Ahahahah :D Gözleri nereye kayboldu?” hahahahahah :D Dedem benim ya :D
Karnımızı güzelce doyurup üstüne bir de keyif çayı içtikten sonra yeniden düştük yollara. Yürümeli ve tatlı için yer açmalıydık midede. Hemen sahile doğru indik. Hatırı sayılır uzunluktaki sahil şeridinde yürüyüş yaptık yarım saat. Spor yapan insanlar, elele yürüyüşe çıkan yaşlı çiftler, çimlere yayılmış gençler.. hepsi masmavi deniz manzarasına eşlik ediyordu.
Sahil kenarındaki kayalıklara oturduk. Sürekli değiştirmek zorunda kaldıkları imajları hakkında ne düşündüklerini sordum hemen.. Nedense hiç memnun değiliz cevabını almayı bekliyordum bana göre yorucu bir tempoydu bu çünkü. Fakat Bigbang üyeleri kendileri için bu durumun sanıldığının aksine eğlenceli olduğunu, korkmadan imaj değiştirebildikleri için ve görüntülerinden sıkılma gibi bir durumları olmadığı için oldukça memnun olduklarını söylediler.
Hepimiz kendimizce merak ettiğimiz soruları sorarak küçük bir röportaj yaptık adeta. Bigbang sizin için nedir sorusuna hepsi hemen hemen ortak cevaplar verdi. En hoşuma giden cevap Taeyang’dan geldi: “Bigbang bir ağaç ve ben o ağacın bir dalıyım. Biz bir arada olduğumuz sürece meyveleri ve yaprakları olan kocaman bir ağaç olacağız.”
İşte bu genç yetenekleri özetleyen cümle buydu. Tekrar ayaklandığımızd bu defa Mersin’in bir başka simgesi olan Kerebiç tatlısı yemeye gittik. Ben hariç hepsi tatlıyı severek yedi. Ben her zaman nefret etmişimdir Kerebiç’ten. Zavallıları, tatlıdan sonra soluk almalarına izin vermeden yeniden sokağa döktüm. Nereden devam etsek diye düşünürken bir yandan da yürümeye devam ediyorduk. Çok az vaktimiz kaldığı için zamanı iyi değerlendirmem lazımdı. Yarın sabah Bursa’ya gidecektik. Ben bunları düşünüken T.O.P ve GD, aniden durdu. Baktıkları yere doğru dönünce bir resim sergisinin olduğunu gördüm. Yuki benden önce davranıp isterlerse resimleri inceleyeceğimizi söyledi.
Az sonra hepimiz resimleri inceliyorduk. Serginin adı “Duyguların Yansıması” idi. İsim üyelerin dikkatini daha da çekti. Biz portre resimler beklerken çok çeşitli resimler bulduk. Duyguların yansımasına farklı açılardan yansıtmıştı ressam. Kıyıya vuran çılgın dalgalar gibi… Seungri insanları gözlemeyi sevdiğinden hemen portrelerin olduğu bölüme kaydı YoonJo ve Seidou ona eşlik ediyordu. T.O.P ise manzara resimlerine yönelmişti. T.O.P konusunda hiç anlaşamayan Yuki, Özge ve Puff ilginç bir şekilde uyumlulardı. Yuki resimle ilgili bilgi verirken Özge ve Puff, Yuki’yi sözleriyle destekliyordu.
Geride kalan Dae, Tae ve GD ise anlam veremediğimiz renk karmaşalarını inceliyordu. GD’nin bir resim önünde durup “hmm…” demesi dikkatimizi resime çekmişti. Uzun uzun resimi incelerken GD, “Bu resim hem kızgın hem huzurlu. Sanki…”
Cümlesinin devamını bir başkası getirdi. “…Sanki ressam büyük bir öfke patlaması yaşamış ve hıncını sert fırça darbeleriyle tuvalden çıkarmış gibi…” GD’nin cümlesini tamamlayan kişi Mine’den başkası değildi. GD ve Mine kısa bir an bakıştı ve tebessüm etti. O kadar hoşuma gittiki ben de gülümsedim. Mine kısa bir bakış attı diğerlerine. Seda, Selin ve Dijjle duruma bozulmuşlardı ama homurdanmaktan başka bir şey yapmadılar. Sergi çıkışında arkadaşlarım GD’ye güzel bir jest yapıp o fırça darbelerinden oluşan tabloyu hediye ettiler. Tablonun adı Öfkeymiş. Doğru yorumlar yapılmış bilmeden… GD çocuk gibi sevinmişti, fotoğraf makinemi çıkartıp o anı ölümsüzleştirdim. Yapım ekibi ise bu anları kameraya kaydetti.
Dışarı çıktığımızda akşam olmuştu, artık yavaş yavaş otele dönme vakti geliyordu. Akşam barda sabahladıkları için öğle vakti geziye çıkmış ve maalesef çok fazla yer gezemeden otele dönmek zorunda kalıyorduk. Çok bozulmuştum bu duruma. Sabah erken kalkıp tüm şehri gezmekti planım… Yine de güzel vakit geçirmiştik, yapım ekibine klip durumunu sordum ama sanırım Mersin’de çekilme ihtimali yoktu. Yine de gezilecek son şehirde karar verilecekti klip mekanına. İçimden bir ses klibin İstanbul’da çekileceğini söylüyordu…
Otele döndüğümüzde yığılırcasına oturduk koltuklara, bir iki saatimiz vardı sonrasında herkes odalarına dağılacaktı. Yarın Bursa yolcusuyduk. Biraz dinlendikten sonra bara geçtik. Karaoke köşesini görünce anında zıpladık olay yerine. Mikrofonu kaptığım gibi Solar albümünün intro’sunu söylemeye başladım, bittiğinde Tae ve Lee karşılıklı Superstar şarkısını söylemeye başladı. Ben de arada eşlik etmek için çabaladım. Mükemmel sesimizle (!) Bigbang şarkıları söyleyip gönlümüzce eğlence bir saat boyunca. Boğazımız kuruyana kadar bağıra çağıra şarkılar söyledik. Saat geceyarısına yaklaştığı için ayağımı süreyerek yolun karşısındaki evime geçtim.
Sabah uyandığımda bütün yorgunluğum uçup gitmişti. Bir yandan elimdeki nutellalı ekmeği yemeye çalışıyor bir yandan da valiz hazırlıyordum. Bugünden itibaren yaklaşık 2 haftalık bir Türkiye gezisine çıkıyordum ne de olsa. Belki daha fazla bile sürecekti. Bizimkilerle çabucak vedalaşıp otele geçtim. Hazır olan lobiye iniyordu. Lobiye geçtiğimde Tae ve Lee Türk müzikleri hakkında konuşuyordu. Lee, Taeyang’a Göksel’in son albümünü dinletiyordu. Taeyang eliyle tempo tutuyordu. T.O.P ile Puff ise çektiğimiz fotoğrafları inceliyordu. Puff’un neşeli hallerinden hemen belli oluyordu Yuki ve Özge’nin henüz ortalıkta olmadığı :D Mine ve Dijjle kendi aralarında sohbete dalmıştı, yanlarına geçip oturdum. Havadan sudan muhabbet ederken Daesung ve Seungri indi lobiye. Geriye GD, ve kızlar kalmıştı. YoonJo, Seidou, Yuki, Özge derken yavaş yavaş ekip toplanıyordu. Sohbet koyulaşmıştı, Bursa’nın nesi meşhur derken Selin, Seda ve GD’nin hala inmediklerini fark ettik. Sahi nerde kalmıştı bunlar?!
Resepsiyonist odalarına telefon açtı ama ses yoktu, cep telefonları da çalıyordu ama açan yoktu. En ilginci ise odalarında olmamalarıydı. Sabah erkenden çıkıp gitmişler miydi… Hiçbir şey anlamadık… Etrafa dağılıp otel bahçesinde aramaya başladık ama iz yoktu… Bir buçuk saat sonra Adana’da olmalıydık, uçak kaçacaktı. Zaman çok azdı…
Devam edecek…
Selin, Seda ve GD nereye kaybolmuştu? Devamı çok yakında Selocan’ın blogunda…
Bizi takip etmeye devam edin:)
Bursa’da görüşürüz^^
Foto Kaynaklar: Cennet-Cehennem google, Kız Kalesi, Yapraklı Koy, Tantuni, Kerebiç Tatlısı
Bu yazıyı kesinlikle ingilizceye tercüme etmelisin.Hatta bütün hikayeyi tercüme etmelisiniz. sadece Türkiye'de değil Dünya'daki tüm VIPler okumalı bunu.Gerçekten çok eğlendim okurken ellerine sağlık.Mersin'ide tanımış oldum bu sayede :) Yazmak eğlenceli olsa gerek ama okumak kesinlikle daha eğlenceli.Bu hikayenin içinde yer almak isterdim ama alamam.Bunun için 2 önemli nedenim var;
YanıtlaSil1.Koyu bir VIP değilim ama ilk hikayeden sonra şarkılarını dinlemeye başladım ve sayenizde daha iyi tanıyorum Bigbang'i.
2.Eğer hikayede olsam yüzde yüz Teayangçı olurdum bende :D her ne kadar T.O.P'un resminin olduğu bir dosyaya sahip olsamda -Koreli arkadaşım sağ olsun- Tea'yi daha çok seviyorum sanırım.
Hikayenin devamını büyük bir heyecanla bekliyorum acaba o gece noldu ? :D
Tae mesaj attığında gerçekmiş gibi çırpındım :D
YanıtlaSilKlibi Türkiye'de çekmelerini öyle iyi açıkladın ki, heh dedim kesin çekecekler :D Acayip mümkün geldi :D
Bu arada kıskançlıktan çatladığımı söylemeden edemiciim -.-
Çook çook çook eğlendim :) Çok güzel olmuş, ellerine sağlık çingu ^^ Devamını dört gözle bekliyorum :)
Yemin ediyorum soluk almadan okudum. Bitirince de biraz bozuldum. Daha uzun yazsan bile olurmuş çok ciddiyim. Öncelikle bu illeri gezdirme fikrine bayıldım ve çok doğru bir seçim yaptığımıza inanıyorum. Başlarken çok heyecanlıydım ben de senin gibi. Yolculuk zaten çok normalden daha uzun sürmüştü. Bir daha otobüsü tercih etmeyeceğime yemin ettiğim birkaç olay yaşamıştım. Ama şahane rehberliğin bize hepsini unutturdu Naz :) Otel de Tatlıses'in kaldığı kadar varmış keşke o "malum" gece sen de bize eşlik etseydin :P O kadar güzel anlatmışsın ki yaşayan bilir diyorum :))))
YanıtlaSilBu arada güzel bölümleri koca bir dosya yapacağım daha sonra bakıp bakıp anımsamak için.
"Bigbang’in kalacağı otel Mersin’in en ünlü oteliydi. İbrahim Tatlıses bile bu otelde kalmıştı! :D "
"Herkes çok beğenmişti ve özellikle Bigbang çok lezzetli bir yiyecek olduğunu söyledi. Yaprağın içinde ne olduğunu soran GD’ye cevap verecekken Dijjle benden önce atılıp anlatmaya başladı: Bana sormuştu halbu ki!"
"Yanımıza gelen dede eğilerek Daesung’a baktı, gülümsedi. Daesung da gülümseyince dede kahkahayı bastı: “Ahahahah :D Gözleri nereye kayboldu?” hahahahahah :D Dedem benim ya :D"
"Lee, Taeyang’a Göksel’in son albümünü dinletiyordu. Taeyang eliyle tempo tutuyordu."
Bunlar favorilerim oldular. Daha çok var aslında ama bu seçtiklerime hala gülüyorum. Sahiden eğlenceliydi :D:D
İlk yorum gelmiş:))
YanıtlaSilO kadar beğendin ha, teşekkür ederim:)) Diğer Vip'lerde bizim gibi bu tarz yazılar yazıyor mudur acaba, merak ettim sen öyle söyleyince:) Mersin'in her yerini gezemedik, yoksa yazı daha da uzardı, zor kestim :P Yazmak eğlencelisden ziyade biraz zordu aslında, ama yazmaya kaptırınca kendini haklısın eğlenceli oluyor. Kesinlikle okumak çok daha eğlenceli. Sıramı savdığım için işin okuma kısmına geçiyorum bugünle birlikte:))
Güzel güzel gidiyordu yorumun ta ki o ikinci maddeyi görene kadar. Durumumuz şöyle olabilir: Ne dedin sen? Ne dedin sen? Şırrrak! :P :D Yok yok o kadar da değil :D Şöyle ucundan hayran olabilirsin Taeyang'a ama ucundan :P
O gece ne oldu ben de merak ediyorum, artık her hikayede bir parça öğrenmeyi umuyorum:)
Teşekkür ederim yorumun için=)
Ah Tae, önce bize ulaşsaydın kırk uçak değiştirerek Mersin'den başlaman gerekmeyecekti işte. Hem o zaman nazatalay'ın gerçekleştirmeye vicdanının el vermediği planları biz hayata dökerdik belki :D
YanıtlaSilRakiplerimiz artsa da (lemme tell ya'll, T.O.P :P) Twinkle Girls'ün sayı itibarıyla Girls' Generation'a rakip çıkması hoş oldu, artık daha çok eğleneceğiz. :D
Aslında Cehennem Mağaraları, rakipleri elemek için çok iyi bir yermiş, vaktinde nasıl düşünememişim bunu :D Bacaklarım hâlâ sızlıyor, o an başka bir şeye konsantre olamadık herhalde. ^^"
Artık Big Bang'e 2NE1'dan daha mı yakın olmaya başladık ne, bakalım YG papa ne zaman peşimize düşecek? :D
İşte bu gibi durumlarda Ankara'daki dayılar, bakanlıktaki kuzenler çok işe yarıyor :) İşten atılmasını önlemen çok güzel olmuş :P
Ben bu Kız Kalesinin hikayesini önceden bilmiyordum. Yani, biliyordum ama bu hikayeyi Kız Kulesi'nin sanıyordum, rehber öyle anlatmıştı. Anlaşılan babası, kız için öyle bir endişelenmiş ki kırk diyarda kırk kale, kırk kule yaptırmış. :D
Fularım tam da TOP'ın saçlarının renginde. Hani eski filmlerde olur ya, saçından bir tutam keser yarine verirsin. Artık devir değişti. ^^"
Gitmediğimiz yer kalmadı :D Çok dolu ve tatlı bir yorgunlukla biten bir gün, rehberliğin için teşekkür ederiz :))
*
Kurgu bir yana,
ellerine sağlık, çok güzel yazmışsın. Bir sürü şey öğrenmiş oldum! :)
Kerebiç'in tadını çook merak ettim... hatta Tantuni'yi denemeye de cesaret edemedim hiç :) Denemeli miyim? :D Çok güzel anlatmışsın :)
Gece gece karnımı acıktırdığın için saygı ve sevgilerimi belirtir, ceketimi iliklerim efendim :D
Cidden acıktım *-*
Okudum! Nereden başlayacağımı bilemiyorum çingu. Okurken, ilk gördüğüm andan daha çok heyecanlandım diyebilirim. Evet, açıklaması tek kelimeyle bu. Soluksuz okudum, uzun diyordun ama su gibi içtim valla. Şıp diye bitti, sonunda 'E? Nasıl olur ya, bitti mi şimdi?' diye kalakaldım. :)
YanıtlaSilİlk rotamız Mersin oldu sayende. Hakkında fazla bilgi sahibi olmadığım yerleri çok güzel anlatmışsın. Cennet mağarasına tırmanmak (452 basamak ne kadar da çokmuş! :O), Cehennem mağarasına şaşkınlıkla bakmak, Yapraklı Koy'da yürüyüş yapmak ve en önemlisi Salih Usta'da Tantuni yeyip Kerebiç tatlısına (Oldukça lezzetli duruyor) yumulmak istedim bir an. Gece gece çok kötü durumlara soktun beni çingu, gidip bir elimi yüzümü yıkayayım en iyisi. :D
TOP'cuğum ile olan yerleri okurken şekilden şekle girdim resmen! Bize hediye aldığı fuları hiç boynumdan çıkartmayacağım. :D Ayrıca gece neler oldu da bizi o şekilde sızmış buldun acaba çingu? :P Selocann anlatacak mı acaba diye merakla bekleyeceğim. :D Ve sonda, TOP'cuğumla resimlere dalmış gitmişiz. Aslında bu hikayenin tamamen sonu olabilir. Ne Yuki ne de Özge kalmış zaten çevremizde. Evet, evet, böyle bitsin hikaye. Devamı yazılmasın, o ve ben mutlu mesut fotoğrafları inceleyelim hep. Hatta YG'de şipşakçı olarak işe başlayıp sadece TOP'un fotoğraflarını çekeyim. :P :D
Aha ben daha fazla uçmadan yavaş yavaş kaçayım çingu. :D Bugün iki heyecan fazla geldi sanırım, mutluluk sarhoşu oldum. :D
Soluksuz okuduğum ve yüzümde gülümsemenin eksik olmadığı bir başlangıç için ellerine sağlık.^^
Çok güzel bir başlangıç olmuş. Seni bu kadar uğraştığına değmiş.
YanıtlaSilHoşgelmiş Bigbang ülkemize. Ellerinle cebren ve hile ile öncelikle Mersin'e toplamışsın kuzuları hoş ama Akdeniz'in incisi Mersin mi sorarım sana hehehe (: Antalya'ya gelsin kuzular ben onları mavi bayrağa boğucam hehe :D Yaza getirelim benim bölümü hehe ^^
Hikayedeki sıcacık hisler beni hemen çekti. Yeni dahil olanları da öyle güzel sokmuşsun ki hikayeye, yabancılık çekmedim ben kendi adıma :D Hemde Seungri kuzusunun ellerinden tutacağı iki insan var artık yanında :D Canı sıkılmayacak kuzunun :D
"YoonJo ise olaya farklı bir bakış açısı getirdi: Shin Min Ah’yı kaynatacağı koca kazan olarak görüyordu çukuru!" Nihahahaha Vaay! Bu benim aklıma daha önce nasıl gelmemişti :D
Hikaye çok hoşuma gitti araya giren dede gözümün önünde canlandığında baya güldüm hatta (: Ellerine sağlık çingu
Ellerine sağlık, Çok eğlenceliydi..Okurken kendimi tutamadım bazı bölümlerde, kahkahayı bastım:D
YanıtlaSilÖzellikle dedenin Dae'yi incelediği bölüm..
Anlatımında çok güzel, gözümde canlandı hepsi.
Mersin'i de bir güzel tanıtmış oldun bize, özellikle cennet ve cehennem mağarasının Mersinde olduğunu bilmiyordum:D
Devamını arkadaşlarımız nasıl yazacak çok merak ediyorum:)Sırada memleketim Bursa varmış, daha da meraklandım:D
twitter'dan bol bol yorum yaptım sana ama bi de burdan yazayım: harika bir yazı olmuş destiny'cim! bayıldım! sizi azıcık kıskansam da (bigbang yüzünden değil de mersin gezisi yüzünden... ben mersine hiç gelmedim, hiç kerebiç tatlısı yemedim, böhü :( :P ) bayıla bayıla okudum, çok eğlendim :) açılay gibi yorum yapayım sana: "hayagücüne sağlık bebeğim!" :D :D
YanıtlaSilEvet hikayeyi sıcağı sıcağına değerlendiriyorum.Ba-yıl-dım!!! Ellerine sağlık!
YanıtlaSilSondaki atraksyonda pek hoşuma gitti.Selin bakalım nereden çıkartıcak bizi belkide araba kiralayıp Bursa’ya sizden önce kaçtık.Benim ehliyetim yok ama Selin’in vardır.Ayy hayal etmesi bile güzel oldu şu anda onca saat Gdyle aynı takside. :D Ben kafamda yazmaya başladım yine neyse susayım Hayal dünyam uçuyor bu gece. Valla moralim yerine geldi okurken gerçi Gürkan’ın suratı hala moralimi bozuyor ama neyse Gdyle kaçtık canım var mı ötesi :)
Ayy dertlendim ben nereleri gezdirsem diye. Senin rehberlik baya başarılıydı.Bakalım biz neler yapıcaz. Tekrar ellerine sağlık canım süperdi Hepimize yaptığın adil paylaşım içinde teşekkür ederim kendi adıma :)
Bu yaptığım ilk yorum gece yarısı tekrar okuyup yaptığım yoruma gelirsek....
"Ne olmuştu yahu bu çocuğa… En iyisi Seda’yı aramak, haberi duyunca çıldıracaktı!" ahh Naz burda aldığın karar en mantıklısıydı arıcaktın beni ohh ikimiz takılıcaktık bebelerle. Ben size Taeyle düğün bile yapardım.Ozaman "zamannn geri aksın" diyormuşum ay bu sıra kardeşim sihirli annemi izliyorda benimde aklımda kalan tek replik bu o diziden :D :D
Kuzenin yaptığı hayırı varya, 1000 aç doyursa yapamazdı. Bizi mutlu etti ya Allah'da onu mutlu etsin filan diye geçirdim içimden. :D Bekarsa birilerini filan ayarlıyalım. Erkek mi kız mı bekar mı bu kuzen hikayenin sonunda onuda mutlu edesim var :D Hatta Gd kızlarından birini ayarlıyalım en azından bi tanesinden yırtarım ahaah :D yine yazmaya başladım ben ^^
“Millet, Bigbang geliyor!” "Ekibimiz ikiye ayrıldı: Kimi geyik yapmaya başladı, kimi ise acaba deyip işin aslını öğrenmek için çabaladı." Off bu olay olmadan msn muhabbetleri felaket oluyor bide böyle bi haberle varyaaaa msnin uluslararası ağını çökertebiliriz diye düşünüyorum. :D Şu ikiye ayrılan grupda kendimi işin aslını öğrenen gruba dahil ediyorum.Zira hiç geyik yapmam hep ciddiyetimle takılırım :P
Şu herkesin sızdığı kısımı çok iyi hatırlıyorum. Gram alkol kullanmam*tayennaci* işte o kısımlarıda anlatasım yok neyse Gdli anılarımla hava atmak istemiyorum. :P Sarhoşken 2 katı tatlı oluyor :P
Tantuni resimi ne öyle çingu ya bak şu anda daha aç bi anımda okudum gurul gurul seslerin gelmesinin sebebi sensin. Yanlız şu türk viplere hava atamıyoruz ya o bana baya dokundu >..< Ben bunun acısını çıkarırım :D
Genel olarak rehber olarak gezdirme açısından diğer hikayede de en başarılı sendin bu kesinlikle su götürmez bi gerçek tekrardan Bravo diyorum. Selin beni yarıyolda bırakmadıysa biz Gdyle kesin eğlenceli bişeyler yapıyoruzdur :D
Naz'cım çok güzel yazmışsın. Hem tarihi, hem turistik, hem fantastik, hem boombastik bir yazı olmuş :)) Okurken çok eğlendim. Bir şeye çok üzüldüm ama BB mersine ayağıma kadar gelmiş, benim haberim olmamış :D
YanıtlaSilBeğenmene sevindim çingu. Yalnız Mersin'de yaşadığını hiç bilmiyordum, bilseydim seninle karşılaşırdık yolda bir yerde :P
YanıtlaSilEğlenceli twitter yorumlarını okudum, teşekkür ediyorum:)
YanıtlaSil3. hikayesini yazan birinden böyle güzel yorumlar alamk sevindirdi beni:)) Küçük bir Mersin turu güzel oldu. Kerebiç tatlısını hiç sevmem ama tantuniden sonra kerebiç, mersinle bütünleşmiş bir lezzet olduğundan değinmeden edemedim:)
Dede'nin Daesung'u incelediği bölüm benim de favorim :P :D Yazarken çok eğlendim:)
YanıtlaSilBu hikayeler sayesinde şehir turu yapacağız çok iyi olacak kültürel açıdan :P
Devamını ben de herkes gibi çok merak ediyorum. Selocan'ı bekliyoruz, top onda artık :D
Beğenmene sevindim çingu. Teşekkür ederim:)
Gibi kelimesinden hoşlanmadım *hıhyapıyorumsanaşuan*
YanıtlaSilGerçekti çingu :P Kankayız biz onlarla :D :P
Hikayeyi yazarken klibin burada çekilebilitesini gördüm ben de, neden olmasın di'mi ama :P
Kıskanma ve takipte kal çingu, sürprizlerimiz olabilir :P
Teşekkür ederimmmmm! :D
Dijjle, beğenmene sevindim ki! :D
YanıtlaSilÇok uzun olmuş, sıkıcı olmuş diyordum kendi kendime ama yorumları okudukça rahatlıyorum :) Yolcuuklar yorucu olacak ama şehir şehir Bigbang ile gezmek tüm yorgunluklara değer diyorum :) O gece neler olduğunu her hikayede biraz biraz öğrensek ne iyi olur :D Çok merak ediyorum yaşananları :D Bensiz eğlenmenizi affedemiyorum hala :P *kıskançmodeon*
Bölümler bittikten sonra ben de hepsini dosyalayacağım. Güzel fikirmiş:) klıma estikçe okur gülerim:)
Çok güzel yerlerden alıntı yapmışsın:) Teşekkür ediyor ve yazacağınız bölümleri merakla bekliyorum efem, saygılar^^
Zavallı Bigbang Allahtan Kore'den İstanbul'a aktarmalı değil de direkt uçuş yaptı yoksa yollarda heba olacaklardı. Taeyang'cığım bana değil de sana ulaşsaydı demek ki şimdi "Yuki ile Bigbang Türkiye Turunda" konsepti okuyor olacaktık :D Twinkle Girls artık Girls Generation'a rakip olacak sayıya ulaştı di'mi :D Hahah :D Üstelik bigbang'e en yakın grubun artık 2ne1 değil de T.G olması keyiften dört köşe olmamı sağlıyor :P
YanıtlaSilHer şey kuzenin işsiz kalmaması içindi aslında :D Kız kulesi/kalesi yoruma koptum! :D :D Sanırım aynen dediğin gibi olmuş ya da denizin ortasına yapılan her yapıya uysun diye böyle bir hikaye yazmışlar :P
Kerebiç yemeyi pek sevmiyorum açıkçası, ama ayılan bayılan var bu tatlı için ilginç. Tantuni yemedin mi hiç? Wuhaaaa şok geçiriyorum şu an. O.O Denemelisin mutlaka. İyi bir tantunicide dene ama, sonra nefret etme:) Tantuni yerken bu satırla hatırla emi :P
Teşekkür ederim güzel yorumun için :)))
:D Kesin karşılaşırdık. Evet bu yaza kadar mersindeyim. Sonra Ankaraya dönüş inşallah. Bu arada BB'i çok güzel ağırlamışsın, yanınızda olamasam da gözüm arkada kalmadı yani ^^
YanıtlaSilBen de ikinci hikayede aynen bu hssettiklrini hissetmek istiyorum :D Bir an önce Selin'in yazıyı yazmasını bekliyorum :) Beğenmenize çok sevindim, grubumuzun yeni üyeleri olarak düşünceleriniz önemliydi:) Bir yerde kesmek lazımdı, yoksa bitmezdi :D
YanıtlaSilBigbang ile gezmenin yanı sıra şehir turu yapacak olmamız sevindiriyor beni. Mersinle ilgili elimden geldiği kadar bilgilendirmeye çalıştım sizleri. Gerçi şimdi aklıma geliyor, neden Mersin'in en yüksek binasına (52.kat) gitmedik ki?! Tepeden şehri izlerdik, unutmuşum :D
O fular gezinin piyangosu oldu size, Taeyang'cığım böyle bir incelik düşünemedi TT Neyseki ilk maceramızda Tae'den hırka almıştım ben de :D O malum geceyi ben de merak ediyorum, ayrıntılar selocan'da :P
Teşekkür ederim güzel yorumun için:)
Yazın Mersin'den gitmek mantıklı :P
YanıtlaSilMersin gezisini beğendiysen tamamdır o zaman bu yazı :P :)
Teşekkür ederimmm! :)
YanıtlaSilAkdeniz'in incisi o gün Mersin'di :P :D Sen yazarken Antalya olur. Akdeniz sahillerinde gezip de denize girememek olmuyor. 9. bölümü sen yazacaksın o zamana kadar havalar ısınır güzel bir gezi yaptırırsın bize bence:) Cehennem çukuru tam senlikti, aklıma hemen SMA - Bir tutam da sen yol projen geldi :D
Yazacağınız bölümleri merakla bekliyorum:)
Ve geldik en uzun yoruma :))
YanıtlaSilTeşekkür ederim çingu, Mine ile olan sahneyi okumuş olmana rağmen böyle güzel bir yorum yapabilmiş olmanı sıra sana geleceğinde yazacağın şeylerin güzelliğine bağlıyorum :P
Sıra sende olsa neler yapacağını gördük yorum sağolsun :D Demek zavallı Selin'i şoför yapıp GD ile keyifli bir yolculuk yapacaktın :P :D hahah :D Selin durumu nasıl bağlayacak, nerden çıkaracak sizi merak ediyorum.
Düğün mü, Tae mi?!!! "Zamannnn geriye aksınnnn lütfennnn!" :D :D Stratejik bir hata yapmışım o noktada ah ahhh..
Önce Ankarada bir dayım olsun dedim ama kuzen bolluğunu görünce değiştirdim, hem dayı klişe oldu dimi ama :P Yazma hızına hayranım, GD'yi kaptın bir de etrafındaki kızlardan kurtulma derdine düştün ha, pes :D Akşamki MSN muhabbetlerimiz o sahnenin ilham kaynağıdır efem :P :P
Sarhoş olunan gece hala muamma yorumlarda bile deşifre etmiyorsunuz, ayıp :P
Tantuni için üzgünüm ama o süper lezzet Mersin'in gerçeği bir yerde :D Manisa'da neler yiyeceğimizi merak ediyorum, nesi meşhurdur hiçbir fikrim yok çünkü.
Çok teşekkür ederim yorumuna çingu:)) Selin'in yazısını merakla bekliyorum=)
Ben Acummanın sahneyi sildim kafadan Naz! :) Yok öyle bişey okumadım bilinçaltım bunu reddediyor o yüzden hakkında konuşmamaya, yorum yapmamaya karar verdim :D Aslında biz hiç sergiye girmedik Gd resim sergisi gezmekten hoşlanmadığını söyledi yani ben böyle hatırlamak istiyorum en azından :D
YanıtlaSilAhahah :D GD'cilerin yazacağı bölümleri çok merak ediyorummm! :D
YanıtlaSilNasıl beğendim, nasıl beğendim anlatamam. Baştan aşağı her şeyiyle çok güzel olmuş. Mersin'in bilmediğim yerlerine sanki gittim, tantuni yerken, tatlıyı yerken lezzetten öldüm, merdivenlerden çıkarken de yorgunluktan öldüm sanki. Ellerine, kollarına sağklık çingu :)
YanıtlaSilTelefonumun şarjının bitmesi çok pis oldu yahu, İstanbul aktarmalı Mersin'den başladı gezimiz ama ben hiç şikayetçi değilim. Bu arada Tae gerçekten Göksel'in son albümünü beğendim. Uzaktan'ın sözlerini İngilizce'ye çevirip ona yazdığımda şarkıyı daha da sevdi ve şarkı ikimizin favorisi oldu. Bu da dipnot olarak dursun burada :D
Acaba sızana kadar neler yaptık, bunu ben de çok merak ediyorum. Ayrıca bizim kızlar ve GD nerede? Bursa'da neler yaşayacağız. Bu hikaye daha nelere gebe? Heyecan daha yeni başlıyor :)
Not: Dedenin Dae'nin gözlerine yaptığı yorum favorim oldu, büyük bir kahkaha fırlattım hahaha^^
Herkes beğenmiş yaşasın yaşasın! :D Ben İstanbulu gezeceğim için çok heyecanlıyım! Gez gez bitmez bir şehir orası düşüncelerimde:) Yemek yemeyi seven biri olarak yemek sahnelerinin senin için doyurucu olduğunu düşünüyorum :P
YanıtlaSilBu küçük ayrıntıyı bizlerle paylaştığın için teşekkür ederiz:) O sırada Seda, Selin ve GD'yi beklediğimiz için o anı fark edememişiz:)
Kayıp vip'ler nereden çıkacak merak ediyorum ben de. Söz Selin'de artık:)
Teşşekkür ederim çingu, fikir babamız bizim :D
öncelikle ellerine sağlık o kadar güzel yazmışsın ki öyle alelacele bi yorum yapmak istemedim.yazıyı hiç uzun bulmadım hatta biz bunu hikaye yerine kitap serisi haline mi dönüştürseydik acaba:)
YanıtlaSilsonunda bizde bb ile tanıştık ya çok şükür...ay hasedimden yarılabilirdim yani aranızdaki konuşmaları duydukça:) ama artık benimde söyliyecek sözüm var. valla seda'ya katılıyor ve kuzeninin bi isteği varsa halledelim diyorum...tuttuğu altın olsun inşallah:) msndeki konuşmalarımız genel anlamıyla beynimi döndürse de bu defa hiç şikayetçi olmadım.big bang geliyor ya daha ne isterim. ilk gezimizin sıcak bir yerden başlamasına bir egeli olarak çok memnunum iyi ki hain planların olmuş;) ayrıca meşhur gecede içmediğim halde sızmış olmamın tek bir açıklaması var mutluluk sarhoşluğu:) ama yinede bilincim hemen kapanmadığından anılar taze:) bu arada rehberliğin çok iyiydi. ben zaten küçüklüğümden beri cennet ve cehennem mağaralarını görmek istemiştim ama 452 basamak neydi ya:/ yalnız yoonjo'nun cehennem mağarası gazabından kaçabildiğim ve seungri ile yola devam edebildiğim için yaşadığım mutluluk tarif edilemez:) sokak sokak dolaşırken şarjı uzun giden bir telefona sahip olduğum için de çok şükrettim. bu arada tantuninin içinde ne var? ben yemem öle herşeyi :P dedenin tepkisine koptum oda olmasa daesung'u sevecek yoktu iyi oldu:)
not: manisa da yiyeceğiniz yemek gerçekten olay olacak zaten 6. bölümü bekleyin efendim;)
Teşekkür ederim çingu:)
YanıtlaSilBB ile tanışmanızı sağladım, diğer bölümlerde kendi kas gücünüzle samimiyeti kurarsınız artık :P :D Ben elimden geleni yaptım :) Kuzene yaparız bir güzellik, hak etti cidden :P Meşhur gecenin ayrıntılarını sıra sana geldiğinde birkaç cümleyle okumak isteriz doğrusu, halk merak ediyor! :D Görmek istediğin bir yeri gezdirmişim sana, aferin bana :D Yorucu ama güzel bir gezi oldu Mağaralar=)
Tantuninin içnde ne eti vardı bilmem ama afiyetle yediniz hepiniz, şahidim! :D Dede, tam da o dediğin sebepten o sahneye kondu, bence de iyi oldu:)
Not: Merakla bekliyorum çingu! :))
ne güzel bir yazı olmuş böyle mydestiny^^ bayıldım! bayıldım! bu arada ben de mersin hakkında bir şeyler öğrendim . özellikle şu kerebiç tatlısını merak ediyorum doğrusu :)
YanıtlaSilBigbang'i çok güzel ağırlamışsınız :) bir Bigbang sever olarak buradan teşekkürlerimi sunuyorum ;) :D
ellerine sağlık^^ hikayenin devamını dörtgözle bekliyorum :)
Teşekkür ederim çingu-ya! :D
YanıtlaSilHer hikayede bir şehri tanıtacağız, çok yönlü hikaye oldu bu:) Herkes kerebiçi merak etmiş :) Devamını ben de merakla bekliyorum, gelmesi yakındır, selin yazmaya başlamış bile:)
6. kez okuyorum hikayeyi yine de tadından bir şey gitmedi. Olağan üstü bir kurgu olmuş çingum. Uzun olmasına rağmen hiç sıkmıyor ve sırası gelen beni de çok geriyor. Sanırım ben senin kadar uzun yazamayacağım, Panik havası esiyor şu anda. Neyse artık akışa bıraktım, olacağına varır her şey.
YanıtlaSilHikayede en çok sevdiğim kısımlardan biri hayal sahnesi, seninle birlikte ben de hayal ettim çingu^^ Sen hem aynı şehirde yaşa hem de BB ile ilk karşılamayı kaçır hahahaha:D En çok buna güldüm :) Şehir turu da çok hoşuma gitti. Cennet Mağarası'na çıktığımızı anlatışın sanki gerçekten yaşamışım gibi hissettirdi. O kadar basamağı çıkmış gibi yoruldum çingu. Yalnız Cehennem MAğarası süpermiş. Hala haranlıkla fotoya bakıyorum. Gerçi GD'nin yanındayken bu güzellliğe konsantre olmak biraz zordu hahaha:D Ah keşke Yapraklı Koy'a yaz mevsiminde gitseydik yahuu GD ile yüzme fırsatını kaçırdığım için hala taşlara vuruyorum başımı:D
Ah ah sadece Top'ın kızlara hediye almasına bozuldum yahu, biz de seviyoruz en azından bize de ufak bir şey alsaydı
di mi?! ^_^
Yemek içn en doğru seçim TANTUNİ!!! Biliyor musun Eskişehir'de çok meşhur, öğrencilerin kesesine uygun olduğu ve servisi hızlı olduğu için en vazgeçilmez yemeğimizdir. Hatta kardeşimle ben neredeyse haftada 2 kez sipariş veririz yani o derece. Şu anda da resme baktıkça acıkıyorum.
İşte favori sahneme geldim Dede soorar "Gözleri nereye kayboldu?" Ahahaha bayılıyorum ya buna. Her defasında insan kopar mı cümleye :))
Tae'nin anlamlı cümlesini not ettim bir yere “Bigbang bir ağaç ve ben o ağacın bir dalıyım. Biz bir arada olduğumuz sürece meyveleri ve yaprakları olan kocaman bir ağaç olacağız.”
Sevmediğim dediğin tatlı bu muydu? Keşke koymasaydın resmini de hayal gücümüze bıraksaydın be çingu, resme baktıkça tatma imkanına eremeyeceğim tatlıyı görüyorum, off ne güzel bir görüntüsü var tam benlik çok canım çekti çok...
Aha Mine GD Reaksiyonu gözümden kaçmadı bak ya:)) Neyse kendi hikayemde bunun acısını çıkarmayı bilirim ben. Lee'nin Tae'ye Göksel albümünü dinletmesini kafamda canlandırıyorum da ortaya komik mi yoksa ilgi çelkici bir görünütü mü çıkıyor tam karar veremedim :D
Yep ve asıl şok Seda ve benim ortadan kaybolmamız... Eyvah ne cinlik yapsam da Seda'yı ortada bıraksam :D
Çok güzel bir hikayeydi çingum, yaratıcılığına, ellerine sağlık :))
6 kez mi, wuhaaa :D Teşekkür ederim bu ilgi için:) Her yorumda biraz daha gaza geliyorum, biri beni tutsun! :P Şehir turu olduğu için uzun oldu, bence senin yazında uzun olacak ve olsun lütfen okumaya doyalımm:) Bendeki panik kadar esemez :P İlk yazmak ne kadar zor biliyor musun sen :P
YanıtlaSilHayal sahnesini çok eğlenerek yazdım. Geç kalma kişiliğimde olan bir şey, erken çıksam da sürekli geç kalıyorum :D Bunu hikayeye yansıtayım dedim :P Gerçekte böyle bir şey olsa cidden komik olurdu ahah :D Mağara yorgunluğunu Bursa'da iskender yerken unuturuz, yiyeceğiz d'mi? :P Siparişi verdim bile =) GD ile yüzme keyfi hiç de hayal ettiğin gibi olmayabilirdi :P GD'nin taliplisi çok ne de olsa, her an biri birini boğabilirdi :D :P
Taeyang'ın gözünün içine baktım bana bir hediye alması için ama yok, anlamadı :P T.O.P çok zarif çıktı :)
Tantuni sevdiğini öğrendim bu sayede :D Tantuni şehrinde yaşadığım halde ben bile haftada iki kez yemiyorum! :D Afiyet olsunnn:) Dede ve Daesung sahnesi favorim! Çok eğlendim o sahneyi yazarken çünkü Daesung güldüğünde aynen o öyle oluyor :D
Taeyang'ın o cümlesi cuk oturdu hikayeye, zamanlama süperdi. Tebrik ediyorum kendimi. *şakşakşak* :D
O tatlı göründüğü kadar lezzetli olmayabilir :P Bence değil :)
Mine sahnesine diğer GD'cilerin kızacağını biliyordum ama öyle geldi içimden :P Telafisi sizlerin elinde nasıl olsa :D Taeyang, Lee ve Göksel üçlüsü öyle çok absürd gelmedi bana. Ben de Taeyang ile bir gün geçirsem sevdiğim yerli şarkıcıları ona tanıtmak isterim:) İlgi çekiciydi bence:)
Şok dediğin sonu nasıl kotaracağını çok merak ediyoruz, kolay gelsin.
Teşekkür ederim:)
ahh, cok iyii.. diger yazilarida bu kadar keyifli okuyacak miyim bakalim? :P Emegine saglik. Takipteyim^^
YanıtlaSilOkuyacağına eminim:)) Takipte kal, teşekkürler:)
YanıtlaSilöldüm öldüm yazıyı okurken napmışsın sen.İlk olarak kalemin kuvvetliymiş baya çok beğendim okurken ve o kadar kıskandım ki anlatamam :S bigbang in Türkiye de olması fikrine bayıldım,dedenin sözünede :) Ben takmış durumdayım bigbange rüyamda bile gördüm umarım gerçeğide nasip olur.mersine gelmeye karar verdim hemde ilk fırsatta sürekli takipcinim bundan sonra :)
YanıtlaSilHoş geldin bloguma:))
YanıtlaSilNe güzel bir yorum! :) Beğenmene sevindim, yazarken en eğlendiğim bölüm Daesung-dede sahnesi oldu, okuyucunun da favori olmasına çok sevindim:) İnşallah bir gün ülkemize gelecekkler, inanıyorum ben :P Mersin güzel şehirdir, yaz sıcağında gelme ama Mart, Nisan gibi gel ne sıcak ne soğuk:)
Yorumlarını beklerim o halde bundan sonra:)
Sonunda yorum yapıyorum ta-ta-ta-taaaaam! Öncelikle eline sağlık mucks.
YanıtlaSilMsn konuşmasında her zamanki gibi olayın iç yüzünü öğrenmeye çalışmak ve cinnetin hayallerine ortak olmak arasında gidip geldim resmen :) Ama olmuştu YG papa asrın kararını vermiş biricik çingumuz Destiny de bizimle bu zevki paylaşmıştı. Twinkle Girls!! gücü adına şeklinde coşmuş olarak apar topar toplanan valiz, az kafa tatiline çıkıyorum açıklamasıyla pekişmiş ve kendimi Mersine ışınlamıştım. Allahtan için güzel kuzum, yoksa şehrin başka bir ucunda bir otelde kalıp tüm gece uyuyamamak sorun olurdu.
Otelde sızılan akşam ne oldu, ben söyleyeyim :P Yorgunluk sadece yorgunluk (pis pis sırıtıyorum şuan). Alkol kullanmayan arkadaşlar ayık olduğunu sanıyor (örn:Seda). Ancak o ortamdaki koku bünyeye alkol almamışları daha çabuk çarpıyor farkında değil. Muhabbet sırasında attığı şuh kahkahalara sadece ben duymadım sanırım değil mi vipler? :d
Şehir dışı ziyaretlerinde her yerde uyuyabilirdim ama yemek!!! Kesinlikle sorundu. Tantuni daha önce yediğim ve beğendiğim bir şeydi, sanırım buradakiler biraz çakmasını yapıyor. Ancak kuzu yiyemem. Tantunideki kuzu tadı/kokusunu aldığımda tam bir pislik yapmak üzereydim ki.... Gd nin bakıp güzel değil mi şeklindeki ifadesi sonrası çiğnemeden yuttum ağzımdakini, resmen boğuluyordum :( O nedenle sen fark etmemişsin ama tatlı konusunda da sedadan tırtıkladım kendime söylemedim. Uyuzluğum tutar yiyemem vs. diye. zaten seda alışkın neyi varsa benim el atmama ahahah! (bu cümle sonrası sedanın hışmından korunmam gerekecek-hem de yazma sırası ondayken!)
Tur mükemmeldi. Ama bir daha 452 basamak dediler mi HOOOP ASLANIM TELEFERİK KURUN BURAYA ÖYLE GETİRİN BİZİ demeyi düşünüyorum. Aynı basamaklarda ergen ruhumu teslim etmek istemiyorum sorry sorry!
Sergiye bayıldım. Ayrıca Gd ye hediye edilen resmi çok beğendim. Baktıkça beni hatırlayacağı ilk eşyası, önceki hikaye de sadece muhabbetlerimiz vardı şimdi tablosu var hıh! Ancak o tablonun anlattığı duyguların yansımasını Seda, Selin ve Dijjle nin gözlerinde gördüğüme yemin edebilirim :)
Sabah kabus gibiydi resmen. Bursa da bir süre yaşadığım için Dijjle ye o dönemleri anlatmaya dalmışım. Gd nerde, Seda ve Selin nerde hiç fark etmemişim. Dae ve Ri geldiğinde bir şeylerin ters gittiğini anladım ve malum kimselerin yokluğuyla başımın üzerindeki baloncukta; Gd nin çarşıda vakit olmadığı için giremediği takıcı önünde vitrinine yapışmış hali ile Seda ve Selin in couple rings için birbirlerini boğazladıkları görüntüsü oluştu. Ama gerçek bu durumdan biraz daha vahimdi…
Keyfimi yerine getiren ince ayrıntılarla dolu çok eğlenceli bir yorum olmuş! Senin de ellerine sağlık:)
YanıtlaSilCinnet ve hayalleri diyorum, o kadar! :P :D Otelle ilgili yine açık bir ayrıntı alamadık tüh :P Seda aydınlatır belki bizi:) Kuzu etinin farkına varmayacağını umuyordum Mine, bu kadar hassas olduğunu bilmiyordum. Tantuni şehrinde tantuni yerken 'Bu tantuniler çakma!' demen ustaların hiç hoşuna gitmezdi :P :D Neyse ki GD varmış yanımızda:) Thank you GD^^
Sergi sahnesi bana verdiğin ilhamlar karşılığında küçük bir teşekkürdü:) Tam tıkandığım yerde bilmeden imdadıma yetiştin:) GD, tabloya baktıkça önce Türkiye'yi sonra seni hatırlayacak.. (Seda'dan korkuyorum gerçi, Taeyangla bana eziyet edebilir bu sahneden ötürü :P)
Malum kişiler nereye kaybolduğu nihayet ortaya çıktı :/ Kaçaklar! :P
Teşekkürler, bu eğlenceli yorum için:)
amanınn okuyalı kaç zaman oldu ben hala yorum yapamadım :( hemencecik söyliyim hikayen hiç de uzun olmamış ben okurken çok zevk aldım :) güzel bi giriş yazısı oldu :)) zamanında mersinde bayaa bi gezmiştim bizleri götürdüğün yerlere 2.gidişim oldu aslında:) ben cennet mağarasında öyle tıkanıp kalmazdım da işte yaş ilerledikçe zorlaşıyo o merdivenler.bu arada tantuniyi hiç kimse denemedi mi nasıl olur :S ben ilk önce mersinde yiyip tadını almış olmanın verdiği hazla nerde görsem gidip yerim tantuniyi :D
YanıtlaSilBu arada ben ve hayallerim herkesin dilindeyiz :) vay beahh :D
YanıtlaSilGeç olsun güç olmasın diyerek asdjksafsa bir giriş yapayım ben de :D Vay demek önceden gezmiştin Mersin'i, bilseydim sana özel sahneler yazardım çingu! :D Tantuni yenmez mi yahu:) Ne güzel ilk yerinde yemiş sevmişsin:)
YanıtlaSilTeşekkür ederimmmm merakla yazacağınız bölümleri bekliyorum:)
Hahaha :D MSN ve twitter sağolsun :P
YanıtlaSilNeredeyse gerçek olduğuna inandırarak yazıyorsun bu harika :) Bence de İngilizceye çevrilmeli. Kim bilir belki BB bile bu hikayeyi okur :) Her zaman yorum yapmıyorum ama blogunu severek takip ediyorum^^ Çok iyi yazıyorsun Destiny :)
YanıtlaSilGerçek olmasını istediğimiz şeyleri yazdığımız için gerçek görünüyor sanırım :D (kabul karışık oldu bu cümle :P ) Belki bir gün çevirtir yollarız bölümleri, okumalarını çok isteriz:) Teşekkür ederim güzel yorumun için:)
YanıtlaSilkeşke söyleseymişim :) cenent-cehennem,astım mağarası ve diğer mağaralar felan her yerine gitmiştim :D kız kulesinede gittim :) o tantuni nasıl güzel bişidir olmadı ben herkesten ayrı geleyim de birlikte tantuni yiyelim :D Tae ve T.O.P'yi de alırız yanımıza :P
YanıtlaSilAstım mağaralarını görmedim ben, epey gezmişsin galiba maşallah :) Hahahah :D Tae, T.O.P, sen ve ben muhteşem! Diğerleri duymasın, aman ha :P
YanıtlaSil[...] ile Türkiye maceramızın 5. bölümüne hoş geldiniz! Daha önce sırayla Nazlı, Selin, Seda ve Dicle‘den dinlediğiniz hikayemizin bu bölümünü ben anlatacağım. [...]
YanıtlaSilah ah bu yazıyı okurken kalbim durcak sandım ilk başladığımda gerçek sandım ve kalpten gidiyordum onların yerinde ben ben olmalıydım diyordum kalbimin atışları değişti. bu nasıl bir heycandır böyle. gerçek olmasa bile bu hikayenin içinde olmak istedim . belki bir gün gerçek olur düşüncesiyle :) devamını bekliyorum yazmanı isterim ama devamınıda okursam bu sefer kalpten gidebilirim :P
YanıtlaSilbende teşekkür edrim okucam mutlaka :)
YanıtlaSilRica ederim :)
YanıtlaSilNasıl bi hikaye bu ya telefondan girdim o yüzden tam ve rahat okuyamadım ama şunu söylemeliyim ki hayal gücün çok geniş hem bence big bang e ülke ülke gezcek kadar güven olmaz hayal bile olsa kendine dikkat et:-)
YanıtlaSilAa bir güzel yorum daha :)) Teşekkür ettim, sevindim :)) Zaten öyle bir şey olsa emin ol annem hikayedeki gibi bir tepki verirdi: "Elin çekik gözlüleriyle ne işin var bla bla bla..." :D
YanıtlaSilYoruma cevap yazmana sevindim gecenin su saatinde beni mutlu ettin kore severlerle konusmayalı baya oldu o yüzden baya yalnız hissediyodum kendimi iyi geldin destiny teşekkürler iyi ki bu siteye girmişim halbuki big bang i hiç sevmem allahın işi işte o da mutlu olmam için beni buraya gnderdi:-):-):-)
YanıtlaSilBloğa gelen her yorumu cevaplarım genelde özellikle Bigbang hikayelerime gelen yorumları itinayla okur cevaplarım :) Big bang sevilmez mi ama deme öyle :)) Ben teşekkür ederim asıl^^'
YanıtlaSilHikaye yazma konusunda baya iyisin ya tebrikler ilk zamanlarda ki halime benziyosun ben sadece kuruyodum fark bu yazmıyodum ama şu sıralar dizi senoryasu yazıyorum daha doğrusu yazıyodum taki düne kadar word dosyam bozuldu ve hepsi silindi baştan aynı akıcılıkla yazmam gerekcek;-( yazında en sevdiğim yanın soğukkanlılıkla yazıyosun yani direk kendinle sevdğin grup üyesiyle aranda bişeyler kurup yazmamışsın diğerlerini de olaya katarak iyî bizi yazı çıkarmışsın ortaya... çukkaye destiny:-)
YanıtlaSilÇok Teşekkür ettim güzel yorumun için :) Yazmadan önce kurgu yapamadım aslında hep bir cümleyi yazarken diğer cümle aklıma geldi, akışına bıraktım biraz. Kurgu yapıp yazmak daha profosyonelce bir şey sanırım, ben yapamıyorum :)
YanıtlaSilGeçmiş olsun üzüldüm :( Tekrar yazarsın diye umuyorum.
İyi bi yazıcı olmak istiyosan alexander dumas kitaplarının önündekî hayatını okumalisın ve daha sonrada kitabın kendisini ama bence monte kristo kontundan başla 700 sayfa biraz uzun ama olsun yani bana affetmeyi öğreten bi kitap oldu neyse ya baya gevezelik ettim:-)belki de okumuşsundur :-)özel olmazsa kaç yaşında olduğunu sorabilir miyim?yani yazı dilin çok iyi de ondan sordum akıcı yazıyosun:-)
YanıtlaSilMonte Kristo Kontu'nu okumadım ama okumak istediğim bir kitap. Geçenlerde kitapsanda gördüm ama ağır geldi taşıyamam diye almadım :D
YanıtlaSil22 yaşındayım, kendi çapımda yazmaya çalışıyorum işte sağ ol^^
22 mi? ooo unni mi demeliyim sana ya ben daha 17 ile 18 arasındayım cuma günü karne alıp liseden mezun olucam ya... unniii bana dua et 16 ve 25 inde lys sınavım var...dua ya ihtiyacım var:-)
YanıtlaSilBen de seni benden büyük sanıyordum :) Allah yardımcın olsun, başarılı bir sonuç alırsın inşallah ;)
YanıtlaSilSenden büyük mü onu da nerden çıkardan unni ya her gece uyumadan ettiğim en büyük dua zaman dursun ve hep 18 yaşında kalıyım...20 yaşına geldiğimde yaşlanıcam böyle dışarı çıkmaya halim kalmicak gibi hissediyorum sende de böyle oldu mu yani şöyle soriyim 18 li yasında mı daha dinç hep gezmek istedin yoksa 20lerde mi bu cevap benim için önemli çünkü önce türkiyeden başlayarak bütün dünyayı gezmek gbi bi hayalim var ama bu gidişle 20 li yaşlarda anca yapabilcem ama o yaşa geldimmide hevesimin kaçcağını çünkü olgunlasıp daha ciddi düşünceğimi hissediyorum ne dersin yanlış mı düşünüyorum???
YanıtlaSilBilmem öyle düşündüm. 17 yaşındayken yaş kompleksinden bahsetme bile lütfen :)) 22 yaşındayım ve hayat çok güzel. Gezip tozmanın yaşla alakası yok kişilikle alakası var bence =) Ben mesela gezip tozmayı hiç sevmem, tembelimdir bu konuda :) Yani rahat ol derim :) Hem olgun olmak iyidir^^'
YanıtlaSilBu arada konu ve muhabbet yazıdan koptu diyorum ki ya şuradan (http://mydestiny06.wordpress.com/biri-bir-sey-mi-dedi/) devam edelim ya da mydestinyblog@gmail.com 'dan :))
Tamamdır unni o zaman şu sözlerle bıtirelim yazın çok akıcı ve gercekçi olmuş inşallah türkiye ye gelip konser verirlerde siz big bang hayranlarıda muradınıza erersiniz :-)
YanıtlaSil[...] 5 Bigbang, Türkiye’de! 64 YORUM Şubat 2012 [...]
YanıtlaSilyazın gerçekçi ama fotoğraflarla belgeleyebilirdin ozaman daha inandırıcı olurdu böyle pek inandırıcı değil ayrıca o kadar video çekildiğini söylemişsin onlar nerede onları da paylaşabilirdin böyle sadece güzel bir hayale benzemiş. Bide devamını bulamadım nerede ?
YanıtlaSilben diğer siteden okuyup direk yazdım .d o kadar etkileyici yazmışsın ki inanmak için kanıt aradım galiba ve saçmaladım :D yorumları okumaya sonradan fırsat buldum ve çok utandım .d
YanıtlaSil@Pelin merhaba :')
YanıtlaSilBu hikayeye yorum geldikçe birkaç satır okuyup olayları tazeliyorum hafızamda :P Çok eğlenmiştik yazarken, okurken, yorumlarken hatta yorumları okurken bile. Bir grup vip gençliği işte =)
Video-görsel olayına pek zaman ayıramadım yoksa az buçuk photoshop bilirim yapardım birkaç montajlı görsel böylece daha inandırıcı olurdu :')) Hikayeye yoğunlaşmaktan görsele fırsat bulamadım kısaca.
Beğenmene sevindim. Teşekkür ederim ^^
keşke bunlar gerçek olsa dicem ama .. bişey sormak istiyorum big bang adanayamı geliyor.?
YanıtlaSiladana dalar mı peki şuan arkadaşlar öle dediler de çok heyecanlıyım :)
YanıtlaSilhayal mı bu gerçek mi acaba
YanıtlaSilkurgu mu bu
YanıtlaSilGerçek tabii ki :)
YanıtlaSilHayat kadar gerçek!
YanıtlaSilwaow ben de vip olmak ıstıyorum
YanıtlaSil