11 Temmuz 2015 Cumartesi

William Golding'den Alegorik Roman: Sineklerin Tanrısı

Sineklerin Tanrısı çok uzun zamandır okumak istediğim bir türlü denk gelemediğim bir romandı. Size de öyle oluyor mu bilmiyorum ama ben ne zaman Kitapsan veya D&R'a gitsem aklımdaki-listemdeki kitaplar dışına çıkıp yeni kitaplar alıp çıkıyorum. Aklım çeliniyor hep. Ama internet üzerinden aldığımda direkt listeden gidiyorum sayfa sayfa kitap kategorilerini incelemediğimden listemi sepete atıp tamamlıyorum alışverişimi :) 

Sineklerin tanrısı
Okuyun :)
Sineklerin Tanrısı da bir internet alışverişi sonucu elime geçti. Kitap ıssız bir adaya düşmüş yaşları 6 ila 12 arasındaki bir grup çocuğun yaşama mücadelesini anlatıyor. Kitabın başlangıcında Ralph ve adını asla öğrenemeyeceğimiz fakat lakabı Domuzcuk olarak kalan iki çocukla tanışırız. Ralph ve Domuzcuk denizden buldukları ve adına şeytanminaresi denen deniz kabuğunu öttürdüklerinde adanın çeşitli yerlerinden başka çocukla sese doğru yönelir ve tüm çocuklar bir araya gelmiş olur. Şeytanminaresini öttüren kişi Ralph olduğu için lider seçilir. Ralph 12 yaşında bir çocuk. Babasının binbaşı olduğunu ve kendilerini kurtarmaya gelene kadar bu adada yetişkinlerin olmadığı bir alanda özgür ve mutlu bir şekilde yaşayabileceklerini söyler. Ralph başlangıçta aile baskısı çevre faktörü olmadan kurtarılana kadar tatil modunda güzel bir ada hayatı yaşayacağını düşünür fakat kazın ayağı hiç öyle çıkmaz.


Domuzcuk ve Ralph ada hayatına düzen getirmek ve kurtarılmak için birtakım düzenlemeler yaparlar. Buna göre adada her daim ateş yakılarak göğe yükselen duman yardımıyla geçebilecek herhangi bir gemi-uçak vb araçlara sinyal gönderilecektir. 

Çocuklar içerisinde en mantıklı ve gerçekçi olan esasında Domuzcuk'tur fakat Domuzcuk, ileri derece miyop, şişman, aşağı sınıf bir tabakadan ve astım sorunu olduğundan sözü geçmez. Oysa Domuzcuk adadaki her gerçeği görür ve her defasında yapılması gerekeni söyler fakat hiçbiri tarafından dinlenmez. Ralph'ın en büyük yardımcısı olan Domuzcuk değer görmese de Ralph içten içe Domuzcuk'un fikirlerine önem verir ve onsuz olduğu zamanlarda yeterince sağlam kararlar alamaz. 

Adada Ralph'ın liderliğinden hoşnut olmayan tek kişi vardır; Jack. Jack kilisede şarkı söyleyen çocukların başıdır; bir nevi kendi içinde şeftir, bu nedenle Ralph ile aralarında çekişmeler yaşanır. Ada hayatı boyunca Jack ve Ralph arasında kararlar hakkında sorunlar yaşanır, liderlik kavgaları çıkar. Jack koro üyeleriyle birlikte avcılık yapmaya başlar ve her avdan sonra daha da güçlü hisseder kendini. Avlanırken yüzüne boyalar sürüp adeta bir maske takan Jack maske olduğu sürece vicdanından uzak, tüm korkularını yenmiş bir şekilde hareket eder. Maske, içindeki kötülüğü çıkarıp, toplum kurallarını ve eğitimini unutarak tamamen yasaklardan uzak ilkelce hareket etmesini ve kolay bir şekilde kan dökmesini sağlar. Jack her geçen gün güçlendikçe kişiliğindeki zorbalık ortaya çıkar... 

Kitap içerisinde küçük çocukların korktuğu ve bir noktadan sonra adada canavar var denilen bir varlıktan olaylardan bahsedilir. Canavara inananlar, inanmayanlar olur. Adada canavar var mıdır bilemem okuyup göreceksiniz fakat bir insanın hem de çocuk yaşta kişilerin nasıl canavara dönüşebileceğini okuyarak görebilirsiniz. 

Spoiler vermeden önce yazıyı bitirsem iyi olacak sanırım :) Kitap çok hareketli değil, sakin bir tempoda ilerliyor fakat oldukça sürükleyici bir kitap.

Sineklerin Tanrısı film olarak da uyarlanmış, filmi izlemeyi düşünmüyorum ama önce kitap sonra film yapmayı sevenler için duyurulur :) 

Çok severek okudum, öneriyorum. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hu hu!
Pek sevgili blog ziyaretçilerim. Lütfen sadece blog linkinizi bırakıp kaçmayınız. Kullanıcı adınıza tıkladığım zaman zaten blogunuza ulaşabiliyorum ben :) Blog linki yazıp kaçan ziyaretçilerin yorumlarını spam olarak işaretlediğimi bilgilerinize arz ederim^^